Cuma, Ekim 17

çölmek evde pişer mi?


evde güveciniz var değil mi? iyi o zaman; yoksa bir tane alın, varsa ortalığa çıkarın bir kenarda dursun... bu arada siz de güzel bir alışveriş yapmak için sokağa çıkın...

bakın neler alacaksınız?

yemeğimiz dört kişilik ya, o zaman yarım kilo kemikli kuzu etini başta almak lazım... sonra da en az üç kilo çok olgun domates. gidip hepsi bir kalem domateslerden almayın urfa domatesi bulamayacağınıza göre zahmet olmazsa çanakkale bulun!

ardından şöyle güzel ince uzun dört beş tane de patlıcan alın domatesin yanında... acı isot da almalısınız iki yüz elli gram kadar.

bu kadar alışveriş listeniz!
nasıl olsa evde sarımsak vardır şöyle iki başa yakın... o zaman mesele yok!

geldik pişirmeye.

çömleği fırına götüremeyeceğinize göre (urfada olmadığınızı varsayıyoruz) güvecinizi önce ocağın orta boy harlı ateşine oturtun. içinde de en az bir yemek kaşığı tereyağı eritin ki, kuzu etlerini yağların üstüne atasınız; hafif pembeleşene kadar pişsin ve ardından da yenecek kıvam gelsin.
siz bu arada ne yapıyorsunuz? tabii ki domateslerin kabuklarını soyup her birini beş altı hatta yedi parçaya ayırıyorsunuz ve bir kenarda bekletiyorsunuz... etler pişince domatesi güvece atacaksınız ya!
zaten domatesleri güvecin içine atarken; bir yandan da patlıcanları alacalı alacalı doğrayıp, boylamasına dörde bölüp sonra da küp küp doğrayıp pişen aşınıza katacaksınız.
ardından da yeşil biberleri damarlarından temizleyip onları da önce ikiye sonra boylamasına dörde böldükten sonra güvece atasınız sakın unutmayasınız!

şimdi geldi sıra sarımsaklara... onları da bu arada kabuklarından soymuş olduğunuzdan artık keyfinize kalmış, ister ikiye bölün atın ister bütün bütün.
şimdi bekleyeceksiniz ki güveç fokurdasın! baktınız fokurdadı o zaman ağzını kapatın. güveç kapağınız var değil mi? yoksa bir alüminyum folyo ile örtün ardından da ocağı kısın ve ardından da bekleyin ki pişsin!
çünkü ne kadar ağır ateşte pişirirseniz o kadar iyi hatta geniş fırınınız varsa ona atın güveci daha da güzel pişsin!

eğer evde pişiriyorsanız arada güvecin kapağını kaldırıp içine bir tahta kaşık daldırın tadına bakın.
tabii ki biliyorsunuz değil mi tuzu en son atmayı ve ardından da güveci ocaktan indirmeyi?
bilmiyorsanız yapacak bir şey yok zaten!

peki bu yemeğin adı niye çömlek? çünkü urfalılar güvece çömlek derler de ondan.
bayılacaksınız bu çömlek yemeğine inanın! hadi afiyet olsun.

bu arada çömleğin yanında ayran, kuru soğan, yeşil acı isot, bulursanız bulgur pilavı ya da firik pilavı yemeği unutmayın; muhteşem olur.

sağlıkla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder